2 Aralık 2011 Cuma

iki hikaye..

     Bu aralar İstanbul'da yaşamak gittikçe ağırlaşan bir yük gibi omuzlarımda..Çok istedim bu şehre gelmeyi, burda yaşamayı.Çok çocuktum.3 yılı devirdim ve şimdi bambaşka bir gözle görüyorum dünyayı, insanların umarsızlığını, birbirlerine saygısızlıklarını, sıradanlaşmalarını ve sıradanlaştırmalarını..Benzedim ben de az çok.Arkamı dönüp gitmeyi, vicdanımı susturmayı başarabiliyorum zaman zaman.Çok direndim ama benzemezsen kaybetmek zorunda olduğunu öğrendim.
     ve bu aralar hayattan ne kadar umudumu kestiğimi farkettim!Derler ya "tokat gibi!".."Artık kimsenin kimseyi sevmediğini", kimsenin içten gülmediğini, herkesin bibirinin kuyusunu kazdığını vs vs...hiç ışık olmadığını........

     sonra bir bayanla karşılaştım, 20li yaşlarında, serviks kanseri, ameliyat oldu 1 ay kadar önce, total abadominal histerektomi.Yaklaşık 5 yıl sonra bu hastalıktan tamamen kurtulacağına inanıyor, erkek arkadaşıyla konuşmuş, 1 yıl sonra evlenceklermiş bu hastalık çıkmasa, şimdi kemoterapiden sonra evlenmeye karar vermişler.Çocuğumuz olmasa da olur demiş adam.Ben seni seviyorum, önemi yok, yeter ki sen iyileş.Ablası gebeymiş, doğumdan sonra rahmini dondurup, 5yıl sonra ona nakil edilmesini istiyormuş.Ablasının bebeğinin kordonunu dondurup saklayacaklarmış, ilerde işe yarar belki diye.Şimdilik bunlarla ilgili çalışmalar yok.Rahim nakli tam olarak uygulamaya geçmiş değil.5-10 yıl sonra neler olacağını bilemeyiz, ama onların birbirine bağlılığı, umutları beni çok duygulandırdı.Kendimi yalnız hissettim.Zor bir hastalığı olsa da şanslı olduğunu, yanında onu sevenler olduğunu düşündüm...
     ve bugün 25 yaşında çok şeker bir bayanın, hıphızlı, şahane doğumuna şahit oldum.Tombiş bi oğlan çocukları doğdu, epizyotomisiz!Babanın oğlunu kucağına aldığında ağlamasına şahit oldum.
     insanların duygularına dokunmuş gibi hissettim, elini uzatıp sıcaklığı hissetmek kadar somut..kızın umudunu kalbimde pembe hissettim, babanın mutluluk gözyaşlarını boğazımda rengarenk bi düğüm olarak..kendime üzüldüm....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder